Ayrıca Mesed veya Leheb sûresi olarak adlandırılan bu sûre, Mekkî dönemin başlangıcında nâzil olan sûrelerdendir. Hak dine düşmanlık etmesi sebebiyle kin ve hasedinden yanan, böylece varacağı ebedî cehenneme girmeden, dünyada aleve giren ve “ateşlik” mânasına gelen Ebû Leheb ile eşinin şahsında din düşmanlarının âkıbetini bildirir.
Ebû Leheb’in âkıbetini ve kâfir olarak öleceğini senelerce önce haber vermektedir. Ebû Leheb, hastalığı sebebiyle katılmadığı Bedir savaşında Mekkelilerin yenilmesine o kadar üzüldü ki bir hafta sonra ibret olacak şekilde öldü.
Bismillâhirrahmânirrahîm.
1 – Yok olsun Ebû Leheb, zaten yok oldu da!
2 – Ona ne malı, ne de yaptığı işler fayda verdi!
3 – O, alev alev yükselen ateşe girecek,
4-5 – Eşi de boynunda bükülmüş urgan olarak,
o ateşe odun taşıyacak.!
Ebû Leheb’in, Ebû Süfyan’ın kızkardeşi olan eşi Ümmü Cemil de kocasından geri kalmayan bir düşmandı. Diken toplayıp Resulullahın yoluna saçardı. Âhiretteki âkıbetini de kendisi istemiş olarak, kendini yakacak olan odunu taşıma işini devam ettirecektir.